6 Şubat 2012 Pazartesi

BENİM YAPTIĞIM GİBİ…



İsa Mesih öğrencilerinin gözü önünde canlı bir şekilde hizmetkâr yüreğin tutumunu tanımladı. Hizmetkâr yüreğe sahip olmak İsa Mesih’in öğrencilerinden beklenen bir şeydir. İsa Mesih yaptığı uygulama ile öğrencilerine ve bize diğerlerine hizmet ile ilgili birçok önemli mesaj verdi.    

Yuhanna 13:1-20
Fısıh Bayramı’ndan önceydi. İsa, bu dünyadan ayrılıp Baba’ya gideceği saatin geldiğini biliyordu. Dünyada kendisine ait olanları hep sevmişti; sonuna kadar da sevdi. 2Akşam yemeği sırasında İblis, Simun İskariot’un oğlu Yahuda’nın yüreğine İsa’ya ihanet etme isteğini koymuştu bile. 3İsa, Baba’nın her şeyi kendisine teslim ettiğini, kendisinin Tanrı’dan çıkıp geldiğini ve Tanrı’ya döneceğini biliyordu. 4Yemekten kalktı, üstlüğünü bir yana koydu, bir havlu alıp beline doladı. 5Sonra bir leğene su doldurup öğrencilerin ayaklarını yıkamaya ve beline doladığı havluyla kurulamaya başladı.
6İsa, Simun Petrus’a geldi. Simun, “Ya Rab, ayaklarımı sen mi yıkayacaksın?” dedi.
7İsa ona şu yanıtı verdi: “Ne yaptığımı şimdi anlayamazsın, ama sonra anlayacaksın.”
8Petrus, “Benim ayaklarımı asla yıkamayacaksın!” dedi.
İsa, “Yıkamazsam yanımda yerin olmaz” diye yanıtladı.
9Simun Petrus, “Ya Rab, o halde yalnız ayaklarımı değil, ellerimi ve başımı da yıka!” dedi.
10İsa ona dedi ki, “Yıkanmış olan tamamen temizdir; ayaklarının yıkanmasından başka şeye ihtiyacı yoktur. Sizler temizsiniz, ama hepiniz değil.” 11İsa, kendisine kimin ihanet edeceğini biliyordu. Bu nedenle, “Hepiniz temiz değilsiniz” demişti.
12Onların ayaklarını yıkadıktan sonra giyinip yine sofraya oturdu. “Size ne yaptığımı anlıyor musunuz?” dedi. 13“Siz beni Öğretmen ve Rab diye çağırıyorsunuz. Doğru söylüyorsunuz, öyleyim. 14Ben Rab ve Öğretmen olduğum halde ayaklarınızı yıkadım; öyleyse, sizler de birbirinizin ayaklarını yıkamalısınız. 15Size yaptığımın aynısını yapmanız için bir örnek gösterdim. 16Size doğrusunu söyleyeyim, köle efendisinden, elçi de kendisini gönderenden üstün değildir. 17Bildiğiniz bu şeyleri yaparsanız, ne mutlu size!”
18 “Hepiniz için söylemiyorum, ben seçtiklerimi bilirim. Ama, ‘Ekmeğimi yiyen bana ihanet etti’ diyen Kutsal Yazı’nın yerine gelmesi için böyle olacak. 19Size şimdiden, bunlar olmadan önce söylüyorum ki, bunlar olunca, benim O olduğuma inanasınız. 20Size doğrusunu söyleyeyim, benim gönderdiğim herhangi bir kimseyi kabul eden beni kabul etmiş olur. Beni kabul eden de beni göndereni kabul etmiş olur.”

Hizmetin Önceliği
Ayet 1:   “ Fısıh Bayramı’ndan önceydi. İsa, bu dünyadan ayrılıp Baba’ya gideceği saatin geldiğini biliyordu. Dünyada kendisine ait olanları hep sevmişti; sonuna kadar da sevdi.
İsa Mesih bu dünyadan ayrılıp Baba’ya gideceği saatin geldiğini çok iyi biliyordu. 12 saat içinde zorlu bir şekilde öleceğinizi bilseniz siz ne düşünürdünüz, neler yapardınız?
                -Yalnız başınıza dua etmek isteyebilirsiniz
                -Son düşüncelerinizi kâğıda dökmek isteyebilirsiniz
                -Belki sevdiğiniz kişi ile zaman geçirmek isterdiniz.
Neyi vurgulamak isterdiniz?

Ayet 4-5:  4Yemekten kalktı, üstlüğünü bir yana koydu, bir havlu alıp beline doladı. 5Sonra bir leğene su doldurup öğrencilerin ayaklarını yıkamaya ve beline doladığı havluyla kurulamaya başladı.

İsa Mesih de ölümüne saatler kala çok önemli bir eylemde bulundu. Adeta en değerli son saatlerini çok değerli bir şey için harcıyordu. Kirli ayakları yıkıyor, kuruluyordu. Kim hayatının en değerli son saatlerini böyle işlerle uğraşarak harcar? İsa Mesih! Neden? Çünkü alçakgönüllü, hizmetkâr bir yürek tutumunun ne kadar önemli olduğunu öğretmek istiyordu.

Filipililer 2:3-8
Hiçbir şeyi bencil tutkularla ya da boş övünmeyle yapmayın. Her biriniz alçakgönüllülükle öbürünü kendinden üstün saysın. 4Yalnız kendi yararını değil, başkalarının yararını da gözetsin.
5Mesih İsa’daki düşünce sizde de olsun. 6Mesih, Tanrı özüne sahip olduğu halde, Tanrı’ya eşitliği sımsıkı sarılacak bir hak saymadı. 7-8Ama kul özünü alıp insan benzeyişinde doğarak ululuğunu bir yana bıraktı. İnsan biçimine bürünmüş olarak ölüme, çarmıh üzerinde ölüme bile boyun eğip kendini alçalttı.

İsa Mesih Dünyada kendisine ait olanları hep sevmişti. Sevgisini her şekilde gösterdi. Ölümünden önce bile birçok kez değişik biçimlerde gösterdi. Hizmet etmek de sevgimizi göstermenin en iyi yollarından biridir.

Önemli bir ayrıntı daha var. Bizi sevmeyenleri sevmek ve bir şekilde onlara hizmet etmek de tasvir ediliyor. İsa kendisini ele verecek olan Yahuda’nın da ayağını yıkayıp hizmet etmiştir!

Azize Teresa Amerika’da fakirler için bir sığınma evi açılışından önce bölgenin en büyük radyo istasyonunda bir röportaj için davet alır. Sohbetin sonuna doğru spiker Teresa’ya bir dileği olup olmadığını sorar. Normal şartlarda beklenen yanıt yeni açılacak bakımevleri için daha çok para verilmesini için medya aracılığı ile halka bir davet sunmasıdır. Ancak o şöyle der; “Evet bir isteğim var. Hiç kimse tarafından sevilmeyen birini bulun ve ona sevginizi gösterin”.
İsa Mesih de hizmetin önceliğini vurguladı ve gösterdi.       

Kimliğine Rağmen
Ayet 3-5
3İsa, Baba’nın her şeyi kendisine teslim ettiğini, kendisinin Tanrı’dan çıkıp geldiğini ve Tanrı’ya döneceğini biliyordu. 4Yemekten kalktı, üstlüğünü bir yana koydu, bir havlu alıp beline doladı. 5Sonra bir leğene su doldurup öğrencilerin ayaklarını yıkamaya ve beline doladığı havluyla kurulamaya başladı.

İsa Mesih kim olduğunu bile bile bu hizmeti sundu. Tanrı’dan geldiğini, yine Tanrı’ya gideceğini, Baba’nın her şeyi ona verdiğini iyi biliyordu.

Bu tutum kendi kimliğimizi görmemiz ve İsa’yı örnek almamız için örnektir. Eğer İsa Mesih alçakgönüllü bir şekilde hizmet ettiyse biz kimiz ki hizmet etmeyelim.
Dünya, medya bize toplum önünde kendimizi iyi göstermemiz gerektiğini, kendimizi yüceltmemiz gerektiğini aşılar ama Kutsal Kitap şöyle der;

Matta 23:12
Kendini yücelten alçaltılacak, kendini alçaltan yüceltilecektir.

İsa Mesih tüm evrenin RABBİ’DİR. İsa Mesih alçakgönüllü bir şekilde hizmet etmesinden dolayı RAB’liğinden bir şey eksilmediğini iyi biliyordu.

Toplumumuzda hizmetkâr yürekli insan sayısı giderek azalmaktadır.  Ancak şu gerçeği hiçbir zaman unutmamalıyız. Tanrı halkı hizmetkâr bir yüreğe sahip olmalıdır.    

İsa Mesih Tarafından Hizmet Edilmeye İhtiyacımız Var   
Ayet 6-9
6İsa, Simun Petrus’a geldi. Simun, “Ya Rab, ayaklarımı sen mi yıkayacaksın?” dedi.
7İsa ona şu yanıtı verdi: “Ne yaptığımı şimdi anlayamazsın, ama sonra anlayacaksın.”
8Petrus, “Benim ayaklarımı asla yıkamayacaksın!” dedi.
İsa, “Yıkamazsam yanımda yerin olmaz” diye yanıtladı.
9Simun Petrus, “Ya Rab, o halde yalnız ayaklarımı değil, ellerimi ve başımı da yıka!” dedi.

Bu ayetlerde Petrus sahte bir alçakgönüllülük gösteriyor. Onun karşı gelişi İsa’yı ret etmek değil O’na kendisinin hizmet etmesi gerektiğini belirtmekti. İsa Mesih onu aydınlattı ve bir ilişki çerçevesinde hizmet etti. Petrus’da da hemen bir yürek değişimi oldu.  
Burada sanki güzel ve açık bir sembolizm görülüyor. İsa ertesi gün öldüğünde Petrus’un ve bizlerin de günahlarının tamamen temizleneceğinin işaretini verdi.

Bazen bizler de gururumuzdan İsa Mesih’in bize hizmet etmesine izin vermiyoruz. Kendi kendimize yettiğimizi düşünüyoruz. Bazen insanlar utanç verici durumlara düşebiliyor. Tanrı Oğlu İsa Mesih bizler için çarmıhta öldü dirildi ama hala kişiler kendi doğruluk ve çabalarına güveniyorlar. Ancak kişisel çaba ve uğraşlarla temizlenemeyiz ve Tanrı’nın Egemenliğine giremeyiz. Eğer bizi yıkamamış olsaydı O’nunla bir paydaşlığımız olamazdı.

Bir örnek hikâye gururlu durumumuzu biraz tasvir edecektir.
“Genç ve güzel bir bayan uzun süredir üstesinden gelemediği bir günahı hakkında konuşmak için pastörden bir randevu alır. Pastöre derdini anlatmaya başlar: ‘Pastörüm her Pazar kiliseye geldiğimde tüm bayanlara bakıyorum kendimin hepsinden daha güzel olduğumu görüyorum. Acaba bu günahı nasıl yenebilirim?’
-Pastör şöyle demiş, “Sevgili Gamze bu bir günah değil sadece bir hata”. J

Bizler de gurur sorunumuzu çözmedikçe (–kendimize yeteceğimiz düşüncesi), İsa Mesih için yeterince alan olmayacaktır.

İsa Mesih’in ayak yıkamasında bakacağımız son nokta şudur:  
Ayet 12-17
12Onların ayaklarını yıkadıktan sonra giyinip yine sofraya oturdu. “Size ne yaptığımı anlıyor musunuz?” dedi. 13“Siz beni Öğretmen ve Rab diye çağırıyorsunuz. Doğru söylüyorsunuz, öyleyim. 14Ben Rab ve Öğretmen olduğum halde ayaklarınızı yıkadım; öyleyse, sizler de birbirinizin ayaklarını yıkamalısınız. 15Size yaptığımın aynısını yapmanız için bir örnek gösterdim. 16Size doğrusunu söyleyeyim, köle efendisinden, elçi de kendisini gönderenden üstün değildir. 17Bildiğiniz bu şeyleri yaparsanız, ne mutlu size!”

İsa Mesih bize harika bir örnek sundu. Elbette değişik armağanlar, meslekler var. Kimileri, lider, kimileri önder, kimileri şirket sahibi, kimileri öğretmen olabilir. Ama sonuç olarak her bir Hıristiyan statüsü, işi, cinsiyeti ne olursa olsun sevgi dolu ve alçakgönüllü bir şekilde hizmete hazır olmalıdır.

Ayak yıkama etkinliği günümüzde biraz sembolik kalıyor. Artık kirli ayaklar duşa girilerek temizleniyor. Burada öğrenmemiz gereken alçakgönüllü şekilde, zamanımızı, paramızı, gururumuzu kurban ederek hizmet etmektir.

Yani yeteri kadar zamanınız yokken zaman ayırıp komşunuzu dinlemek, yeteri kadar elinizde yokken bir başkasına yardım etmektir sadece birkaç güzel örnektir.

Havlu ve leğeni alın ve hizmet edin!