15 Ocak 2011 Cumartesi

SAVAŞ


Dünyanın çeşitli yerlerinde, çeşitli konularda bir takım savaşlar kopmaktadır. İdeolojik, siyasi, ekonomik, özgürlük için savaşlar var. Bizler de aslında her gün bir savaş içindeyiz. Peki kime karşı savaşıyoruz?
Kendimize karşı savaşıyoruz!!!
Kendimizle yalnız kalmak bazı zamanlar acı verici olabilir. İsteklerimiz tutkularımız ile savaşırız.  

Romamlılar 7:15-25
15Ne yaptığımı anlamıyorum. Çünkü istediğimi yapmıyorum; nefret ettiğim ne ise, onu yapıyorum.
16 Ama istemediğimi yaparsam, Yasa`nın iyi olduğunu kabul etmiş olurum.
17 Öyleyse bunu artık ben değil, içimde yaşayan günah yapıyor. (Bu sorumluluğu günahın üzerine atma anlamına gelmemeli. Herkes kendi isteği, seçimi ile günah işler.)
18 İçimde, yani benliğimde iyi bir şey bulunmadığını biliyorum. İçimde iyiyi yapmaya istek var, ama güç yok. (Adem’den miras aldığımız özdür, doğadır ve çürüktür. Yapılan her kötülüğün kaynağıdır Benlikte iyi bir şey olmadığını anlamak bizi kendimizle uğraşmaktan özgür kılar.Kendimize 1 bakkıyorsak Mesih’e 10 bakmalıyız.)
19 İstediğim iyi şeyi yapmıyorum, istemediğim kötü şeyi yapıyorum. (Sonunda kişi kendisini benlikle savaşır halde bulur. Çelişki ve paradokslar zinciri vardır.)
20 İstemediğimi yapıyorsam, bunu yapan artık ben değil, içimde yaşayan günahtır.(Günahın eski yaratılışından geldiğini ve hala bu günahtan kurtulamadığını anlatır Pavlus). 
21 Bundan şu kuralı çıkarıyorum: Ben iyi olanı yapmak isterken, karşımda hep kötülük vardır. (Doğru olanı yapmak istemesine rağmen hep kötü olanı yapmak.)
22 İç varlığımda Tanrı`nın Yasası`ndan zevk alıyorum.
23 Ama bedenimin üyelerinde bambaşka bir yasa görüyorum. Bu da aklımın onayladığı yasaya karşı savaşıyor ve beni bedenimin üyelerindeki günah yasasına tutsak ediyor.
24 Ne zavallı insanım! Ölüme götüren bu bedenden beni kim kurtaracak? (Yardım ancak içinden değil dışarıdan gelmelidir.)
25 Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla Tanrı`ya şükürler olsun! Sonuç olarak ben aklımla Tanrı`nın Yasası`na, ama benliğimle günahın yasasına kulluk ediyorum. (Tanrıya İsa Mesih’in sağlayışı için şükreder ve içindeki savaşı da son cümle ile özetler.)
BU ayetlerde ne kadar çok ben, beni, bana, benim sözcüklerinin geçtiğine dikkat edin. Burada bahsi geçen kişi ben vitaminiyle beslenen kişidir. Burada bahsi geçen kişi acaba bir imanlı mıdır değil midir? Aslında belki bir imanlı ama Mesih’te sahip olduğu ayrıcalıkların farkında değildir.
İnsanların Mesih ile ölüp O’nunla dirildiklerini fark etmeleri gerekir. İşte o zaman benliği geliştirmek yerine onu mezara bırakabileceklerdir.   
Bazen istemediğimiz, nefret ettiğimiz şeyleri yaparız ve ardından kendimizden nefret ederiz. Bizler kontrol altındayız, bağımlıyız. Sonuçta özgür olmamız gerekir. Kendi kendimizi kontrol etmemiz imkansızdır. Bizim kurtuluşa ihtiyacımız var. Tanrı’nın hayatımıza gelmesi ve kontrolü ele alması gerekir.

Başkalarına karşı savaşıyoruz
Açgözlü olduğumuz için başkalarının sahip olduklarını istiyoruz. Neden acaba hep başkasının sahip olduğuna göz diker insan?

Yakup 4:1-10
Aranızdaki kavgaların, çekişmelerin kaynağı nedir? Bedeninizin üyelerinde savaşan tutkularınız değil mi? (Biz imanlılar arasında bir çatışma, çekişme ve kavga durumu ezelden beri vardır. Bu çekişmelere yol açan nedir? Nedenleri içimizde bulunan ve doyurulmak istenen tutkularımızdır. Mal mülk edinme, saygı görme istekleri mevcuttur. Bedensel arzular doyurulmayı bekler. Hiçbir zaman tam olarak doymaz ve hep daha fazlasını isteriz. Öyleki isteklerimize karşı gelenleri ezip geçme duygusu hep mevcuttur. Adam öldürmek mecazidir, kızgınlık, kıskançlık ve zalimlik de bir çeşit cinayettir.   
2 Bir şey arzu ediyor, elde edemeyince adam öldürüyorsunuz. Kıskanıyorsunuz, isteğinize erişemeyince çekişip kavga ediyorsunuz. Elde edemiyorsunuz, çünkü Tanrı`dan dilemiyorsunuz. (Devamlı başkalarından daha fazlasına sahip olmak isteriz. Olmayınca da kendimizi onlarla kavga eder ve sömürür buluruz. Hırs, kıskançlık ve açgözlülük. 1.Tim. 6:8 “Yiyecek ve içecek varsa ona sevinmeliyiz. En iyi çözüm dua etmek ve Tanrı’dan istemektir. Bu üç ayet çok derin bir psikoloji dersi vermektedir.
3 Dilediğiniz zaman da dileğinize kavuşamıyorsunuz. Çünkü kötü amaçla, tutkularınız uğruna kullanmak için diliyorsunuz. Eğer insanlar ellerindekilerle mutlu olsalardı bu kadar sürtüşme ve çekişme çıkmazdı. Komşumuzu kendimizden çok sevseydik, almak yerine vermeye odaklansaydık dünya ne kadar daha iyi olurdu. İsa Mesih’i dinleyip burada biriktirmek yerine paylaşsaydık gökte ne büyük bir hazinemiz olurdu.  )
4 Ey vefasızlar, dünyayla dostluğun Tanrı`ya düşmanlık olduğunu bilmiyor musunuz? Dünyayla dost olmak isteyen, kendini Tanrı`ya düşman eder. (Aşırı maddecilik ruhsal zina sayılır bu ayette. Dünyasallaştıkça Tanrı’yı aldatmış oluruz. Açgözlülük bir tür puta tapmadır. Biliyoruz ki İsa’yı çarmıha geren bu dünyadır. Onunla dost olunmaz. Dünya: İnsanların gözlerini, bedenlerini ve benliklerini tatmin etmek için geliştirdikleri bir sistemdir. Bu sistem, sanat, bilim, eğitim hatta din dünyası bile olabilir. Bu insanın kilise hayatı dışında kalan kısmı diyebiliriz.      
5 Sizce Kutsal Yazı boş yere mi şöyle diyor: “Tanrı içimize koyduğu ruhu kıskançlık derecesinde özler.”
6 Yine de bize daha çok lütfeder. Bu nedenle Yazı şöyle diyor: “Tanrı kibirlilere karşıdır, Ama alçakgönüllülere lütfeder.”
7 Bunun için Tanrı`ya bağımlı olun. İblis`e karşı direnin, sizden kaçacaktır.
8 Tanrı`ya yaklaşın, O da size yaklaşacaktır. Ey günahkârlar, ellerinizi günahtan temizleyin. Ey kararsızlar, yüreklerinizi paklayın.
9 Kederlenin, yas tutup ağlayın. Gülüşünüz yasa, sevinciniz üzüntüye dönüşsün.
10 Rab`bin önünde kendinizi alçaltın, sizi yüceltecektir.

Tanrı’ya karşı savaşıyoruz
Dünyayla dost olmak Tanrı’ya düşman olmak anlamına gelir. Bu Tanrı’nın bizden Hristiyan olmayan arkadaşlar edinmememiz istediği anlamına mı gelir? Hayır tabi ki de. Hatta arkadaşlar edinmeliyiz bile. Müjdeyi duyurabileceğimiz yeni arkadaşlar edinmeliyiz. Yakup ne demek istiyor? İnsanla dost olmak Tanrı’ya düşman mı olmak anlamına geliyor?   
Kutsal Kitap’ta Dünya kelimesini görünce birkaç anlama geldiğini bilmekte yarar vardır.
*Üzerinde yaşadığımız gezegen.
*Tanrı’ya karşı olan şeyler anlamına gelebilir.
*Ruhsalın karşıtı olan anlamında olabilir.
*Yakup’un bahsettiği anlamda benlikle ilgili şeyler anlamına gelebilir. 

Luka 16:8; Yuhanna 12:31; 14:30; 17:14; 18:36; Romalılar 12:22; 2 Korintliler 4:4; 1 Yuhanna 4)
İbraniler 7:25, Matta 5:2-12, 1.Yuhanna 2:12-17