17 Mayıs 2011 Salı

ANNELER GÜNÜ VAAZI


8 Mayıs 2011


Anneler günü ile ilgili konuşmak, yazmak çok kolaydır çünkü anneler için dile getirilecek güzel çok şey vardır. Aynı zamanda çok da zordur çünkü annelerin rolleri kültürümüzde çok hızlı bir değişim göstermektedir.
ANNE ESKİDEN: Eski zamanlarda, ya da benim küçüklüğümde anne denildiğinde bebeklere bakan, çocuk yetiştiren, kışlık yiyecekleri hazırlayan, örgü ören, ev işleri ile uğraşıp yemek yapan bir figür akla gelirdi.
ANNE ŞİMDİ: Ama şimdi annelik ve babalık figürleri biraz birbirine karışmış durumda. Her ne kadar roller biraz değişmiş olsa da annelik ve babalık hala belirgin şekilde birbirinden farklı rollerdir. Ne iyi ki kilise olarak en azından yılda bir kez annelere minnettarlığımızı göstermek için iyi bir fırsatımız var. Elbette kişiler olarak sadece yılda bir kez değil bin kez hatırlasak daha iyi olacaktır.
Günümüzde evi idare etmek artık bir ortaklıktır. Erkek ev işlerinde yardım ederken, bazı bayanlar da iş hayatına atılarak mesleklerini icra etmekteler. Çocuk eğitimi hem babaların hem annelerin ortak emeğiyle gerçekleşiyor. Aynı zamanda çocuklar da eğitimlerini daha çok aile dışı kurumlarda almaya başladılar. Bu durumun yararları ve zararları hakkında konuşmayacağım ama gerçek olan resim özellikle büyük şehirlerimizde böyledir.

*Annelik statüsü önemlidir çünkü Tanrı’nın yaratıcılığının sergilenmesinde çok önemli bir rol verilmiştir. İnsanlar her zaman kadın mı erkek mi üstündür tartışmasına girerler. Tanrı Adem ve Havva’yı yarattı ve neslin devamı için özellikle kadın çok önemli bir araç oldu. Ayet ne diyor;
1.Korintliler 11:8-12
8 Çünkü erkek kadından değil, kadın erkekten yaratıldı.
9 Erkek kadın için değil, kadın erkek için yaratıldı.
10 Bu nedenle ve melekler uğruna kadının başı üzerinde yetkisi olmalıdır.
11 Ne var ki, Rabde ne kadın erkekten ne de erkek kadından bağımsızdır.
12 Çünkü kadın erkekten yaratıldığı gibi, erkek de kadından doğar. Ama her şey Tanrıdandır.

Elbette doğum dışında da anneler, özveri, sevgi, fedakârlık, merhamet abideleri olarak yaşamda yerlerini almışlardır. Sanırım hepimiz Süleyman’a gelen iki kadının davasını hatırlıyorsunuz.

1.Krallar 3:16-28
Bir gün iki fahişe gelip kralın önünde durdu.
17 Kadınlardan biri krala şöyle dedi: "Efendim, bu kadınla ben aynı evde kalıyoruz. Birlikte kaldığımız sırada ben bir çocuk doğurdum.
18 İki gün sonra da o doğurdu. Evde yalnızdık, ikimizden başka kimse yoktu.
19 Bu kadın geceleyin çocuğunun üzerine yattığı için çocuk ölmüş.
20 Gece yarısı, ben kulun uyurken, kalkıp çocuğumu almış, koynuna yatırmış, kendi ölü çocuğunu da benim koynuma koymuş.
21 Sabahleyin oğlumu emzirmek için kalktığımda, onu ölmüş buldum. Ama sabah aydınlığında dikkatle bakınca, onun benim doğurduğum çocuk olmadığını anladım."
22 Öbür kadın, "Hayır! Yaşayan çocuk benim, ölü olan senin!" diye çıkıştı. Birinci kadın, "Hayır! Ölen çocuk senin, yaşayan çocuk benim!" diye diretti. Kralın önünde böyle tartışıp durdular.
23 Kral, "Biri, 'Yaşayan çocuk benim, ölü olan senin' diyor, öbürü, 'Hayır! Ölen çocuk senin, yaşayan benim' diyor.
24 O halde bana bir kılıç getirin!" dedi. Kılıç getirilince,
25 kral, "Yaşayan çocuğu ikiye bölüp yarısını birine, yarısını öbürüne verin!" diye buyurdu.
26 Yüreği oğlunun acısıyla sızlayan, çocuğun gerçek annesi krala, "Aman efendim, sakın çocuğu öldürmeyin! Ona verin!" dedi. Öbür kadınsa, "Çocuk ne benim, ne de senin olsun, onu ikiye bölsünler!" dedi.
27 O zaman kral kararını verdi: "Sakın çocuğu öldürmeyin! Birinci kadına verin, çünkü gerçek annesi odur."
28 Kralın verdiği bu kararı duyan bütün İsrailliler hayranlık içinde kaldı. Herkes adil bir yönetim için Süleyman'ın Tanrı'dan gelen bilgeliğe sahip olduğunu anladı.

 Annelerden biri Çocuğunun hayatta kalması için annelik hakkından bile vazgeçmeyi kabul ediyor. İşte annelik bu kadar fedakârdır. RAB’be bize verdiği anneler ve bana verdiği anne için çok minnettarım.  
   
*Anneler önemlidir çünkü gelecek nesillere değerleri aktarma sorumlulukları vardır. Kimileri iyi değerler aktarır kimileri kötü. Ama biz bugün iyi olanlara bakıyoruz.


2.Timoteos 1:5
“Sendeki içten imanı anımsıyorum. Önce büyükannen Loisin ve annen Evnikinin sahip olduğu imana şimdi senin de sahip olduğuna eminim.”   

Burada bir çeşit aktarım var. Elbette hiçbir anne çocuğunun yüreğine doğrudan iman koyamaz. Ama iman dolu yaşantısı ve güzel karakteri ile iyi bir örnek olabilir ve gelecek nesil için iyi bir aktarıcı olur. Burada Timoteos büyükannesinden annesine, annesinden kendisine gelen örnek imana sahiptir. Ne mutlu böyle iman ve umut örneği olmuş büyükannelere ve annelere sahip olanlara!

Annelerimizden birçok manevi miras alırız. Umarım sizler de iyi miraslara sahipsiniz ve anne olarak da çocuklarınıza iyi bir miras hazırlıyorsunuz.    

Timoteos iyi bir Tanrı adamıydı. Peki bu kişi nasıl oldu da böyle bir hizmetkar oldu? Sırrını şimdi açıklıyorum: Anneler, büyük anneler dinleyin.

2.Timoteos 3:14-15
“Sense öğrendiğin ve güvendiğin ilkelere bağlı kal. Çünkü bunları kimlerden öğrendiğini biliyorsun. Mesih İsa’ya iman aracılığıyla seni bilge kılıp kurtuluşa kavuşturacak güçte olan Kutsal Yazıları da çocukluğundan beri biliyorsun.”

Sevgili anneler, büyükanneler; eğer çocuğunuzun karakterini iyi bir şekilde etkilemek istiyorsanız TANRI SÖZÜ’nü kullanın. Çünkü Tanrı Sözü etkin ve harika bir araçtır.
Neden çocuklarımızı Tanrı Sözü ile yetiştirmeliyiz?

2. Timoteos 3:16-17
Kutsal Yazıların tümü Tanrı esinlemesidir ve öğretmek, azarlamak, yola getirmek, doğruluk konusunda eğitmek için yararlıdır.
17 Bunlar sayesinde Tanrı adamı her iyi iş için donatılmış olarak yetkin olur.

Yani çocuğunuzu geleceğe hazırlamak için Tanrı Sözü ile onu yetiştirmeliyiz sevgili anneler. Esrar ve eroin bağımlısı olmasın, cinsel sapkınlıklara düşmesin, ahlaksız olmasın, Tanrısız olmasın diye onu hazırlamalıyız. Sizin yapmanız gereken işi lütfen sadece Pazar okulu öğretmenlerine bırakmayın. Ya da karakter eğitimini okullarda kreşlerde aldığı eğitimle idare etmeyin. Bu işi SİZ YAPIN! Elbette babaların da görevidir ancak anneler gününde annelere seslenmek ve annelik kurumunun avantajlarını vurgulamak istiyorum.
   
Sevgili anneler, anneanneler, babaanneler. Bugün size birkaç pratik tavsiye vermek istiyorum.

1-Uygun bir zamanda oturun ve her bir çocuğunuza, torunlarınıza bir yazı hazırlayın.
2-Onlara umudunuzu neden Tanrı’ya ve Oğlu İsa Mesih’e bağladığınızı anlaşılır bir şekilde yazmaya çalışın.
3-Onlara Tanrı ile doğru bir ilişkinin neden önemli olduğunu ifade etmeye çalışın.
4-Onlardan ne beklediğinizi açık bir şekilde yazın.
5-Onlara sizin için en anlamlı gelen Kutsal Kitap bölümü yazın ve sebebini açıklayın.

-Eğer annesi hayatta olan bir oğul ya da kızsanız annenize uzunca yazılmış bir mektup hazırlayın. Ona sizin imana gelmenizdeki etkisi için ve imanınıza kattığı zenginlik için teşekkür edin. Bir çiçekle birlikte iletin.

 -Eğer diğer kutsalların yanına gitmiş bir annenin çocuğu iseniz duada Tanrı’ya gidin ve aynı mektubu kendi sözlerinizle RAB’be sunup anneleriniz için teşekkür edin.

-Eğer iman etmemiş (Hıristiyan olmamış) bir annenin çocuğu iseniz ve hala anneniz yaşıyorsa onun için Tanrı’ya hem şükredin hem de yakarın ki o da sizin gibi Tanrı’nın çocuğu olabilsin. Eğer anneniz iman etmeden gözlerini yaşama kapattıysa onun size sağladığı tüm iyi değerler için yine şükredin.

Son olarak da Tanrı’nın buyruğunu tekrar hatırlatmak isterim.
Levililer 19:3  
RAB Musaya şöyle dedi:
2 "İsrail topluluğuna de ki, 'Kutsal olun, çünkü ben Tanrınız RAB kutsalım.
3 " 'Herkes annesine babasına saygı göstersin. Şabat günlerimi tutun. Tanrınız RAB benim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder